Akşehir’de oturan Tayfur Kılıç, geçen yıl 6 Temmuz’da kiraz bahçesinde mevsimlik işçi olarak çalışan eşi, 3 çocuk annesi Bedriye Kılıç’ın işe gitmek için evden ayrıldığını ve bir daha dönmediğini belirterek, polise kayıp başvurusunda bulundu. Polisin çalışmasında, Kılıç’ın izine rastlanmadı. Bedriye Kılıç bulunamayınca aileler, televizyon programına katıldı. Tayfur Kılıç, katıldığı televizyon programında çelişkili konuşma ve davranışları üzerine, 28 Ekim’de program sonrası memleketine dönerken Konya Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından yolcu otobüsünde gözaltına alındı. Emniyete götürülen Kılıç sorgusunda, “Eşimin telefonuna sürekli mesajlar geliyordu. Kıskançlık nedeniyle kavga ettik. Evde eşimi boğarak öldürdüm. Sonra cesedini otomobile taşıyıp, Akşehir-Isparta kara yolu üzerinde dağlık bir alandaki uçuruma attım” dedi.
Türkiye’nin yakından takip ettiği davada karar 21 Mayıs 2024 tarihinde verildi. Eş cinayeti sanığı Tayfur Kılıç’a ağırlaştırılmış müebbet hapis verildi.
KADAVRA KÖPEKLERİYLE ARAMA
Tayfur Kılıç, soruşturmadaki yer keşfi çalışmasında savcı ve polislere, eşinin cesedini attığı alanı gösterdi. Kılıç, işlemlerinin ardından sevk edildiği mahkemede tutuklandı. Güvenlik güçleri de AFAD ekipleri ve kadavra köpekleriyle Kılıç’ın cesedinin atıldığı belirtilen bölgede arama yaptı
AİLESİNİ SUÇLAMIŞTI
Daha önce polisin baskısı sonucu, eşini öldürdüğünü itiraf etiğini öne süren Kılıç, “Polis baskısı ve işkencesiyle suçu kabullendim. Benim tek suçum, Bedriye’nin o gün üzerine kapıyı kapatıp içeriye almamam olmuştur. Ben ailesinden şüpheleniyorum. Bedriye’yi onlar saklıyor belki de. Beraatimi istiyorum’’ ifadelerini kullanmıştı.